Mini blog buluşması :)

Pazar, Ocak 31, 2010 Unknown 2 Comments

Cuma akşamı Ayşegül'cüm ile buluştuk. Kahve dünyasında mamalarımızı yedik, üstüne de türk gavelerimizi höpürdettik. Kahve bahane, sohbet şahaneydi. Sanki yıllardır tanışıyo gibiydik. Sürekli güldük, bi de gıcık olduğumuz şeylere "gerizekalıııııııı" dedik :)

Cumartesi işe gittiğimden çok geç saate kadar kalamdık. Kısa olabilir tamam, ne var ama acayip eğlenceli zaman geçirdik. Ha söylemeden de geçemiciim. 1 saat kadar dışarda oturduk, o kadar güzeldi yani hava. Sanki 2-3 gün öncesine kadar kıçımızı donduran hava o değildi!!

Benim güzel foto çekme gibi bi yeteneğim olmadığından bu işi Ayşegül üstlendi. Görmek isteyenler tıkınız lütfen :)

2 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Time to blogging

Pazar, Ocak 31, 2010 Unknown 0 Comments

Bu aralar çok yoğunum a dostlar. İşler çok yoğun, sürekli mesailerdeyim. Hiç bi şeye vakit ayıramıyorum, spor dışında. Özellikle hafta içi iptalim yani, o derece. Neyse şimdi bu keyifli pazar günümü mesai fesai diyerek mahvetmek istemiyorum :) Hoş dışarda da geceden beri dinmeyen bi yağmur var, hava çok iç karartıcı ama olsun. Pazar günü candır yine de :)

Geçen hafta cuma baya kalabalık bi grupla doğumgünümü kutladık. Alsancak'ta Tayfa Balık'ta. Rakı-blık-meze olayına girdik, çok iyiydi. Mekan çok hoştu valla. Salaş bi balıkçı kendisi. Ağzına kadar da doluydu. Gidecek olursanız rezervasyon yaptırmanız gerekiyor, bilginize. Ben ilk kez gittim çok da beğendim. Tavsiye ederim ;)

İşte burda o günden bi kaç foto var. Söylenecek çok bi şey yok, çok eğlendim, çok mutluydum :)

süper ötesi pastam. allahım nası güzeldi, nası güzeldi..


0 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Mim - 3

Pazartesi, Ocak 25, 2010 Unknown 1 Comments

Ayşegül'cüm beni mimlemiş. Konusu benimle ilgili 7 şey. Bakalım neler varmış..

1. Çok dakikimdir. Geç kalmayı ve geç kalınmasını sevmem. Hatta öyle ki, bazen gereksiz yere erken gidip, salak salak ne yapacağımı şaşırırm :)

2. Çok planlıyımdır. Her şeyi önceden planlamaya bayılırım. Ola ki bi şeyler kontrolüm dışında gelişirse, acayip rahatsız olur; durum karşısında afallarım. Evet hoş değil belki ama ne yapayım yani :)

3. Dağınıklıktan hiç hoşlanmam. Biraz simetri takıntısı var bende. herhangi bi yerde yamuk, olması gerektiği yerde olmayan şeyler görürsem hemen düzeltme isteğim oluşur. Düzeltemezsem gözüm takılır hep, deliririm. Ha bir de dağınık mutfak tezgahı çıldırtıyo beni.

4. Yemek yedikten sonra, 2 kez hıçkırmışsam doymuşum demektir :) Daha fazla yememek bu noktadan sonra yapabileceğim en sağlıklı şeydir.

5. Eğer içkiyi çok kaçırmışsam, mutlaka kusarım. Sonra sanki hiç o kadar içen ben değilmişim gibi geceye devam ederim :D

6. Çabuk sinirlenip, çabuk yatışırım. bi şeye kızmışsam ya da üzülmüşsem, beni sakinleştirmek kolaydır. 2 güzel söze hemen kanarım, çünkü kanmak isterim, uzamasın isterim.

7. Hiç kin tutamam. Bazen tutmak istiyo insan, cidden. Zorluyorum kendimi, ama olmuyor. Yalan dünya diyorum, boşver diyorum, boşveriyorum. Kabullenme aralığım geniş sanırım biraz.

Bu mim de Seyyah, Fış Fış ve Hesi'ye gitsin.

1 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

İyi ki doğdum, gördün mü 25 oldum :)

Perşembe, Ocak 21, 2010 Unknown 8 Comments



Evet evet doğru duydunuz sayın seyirciler, bugün benim doğumgünüm ve tamı tamına 25 oldum. Şaka maka 25 yıldır şu koca dünyada minik de olsa bi yer kaplıyorum.

Bugün için bi etkinlik yoktu, küçük bi pastacık yedim. Sevgülüm ve kardeşimle evde yaılmaca yaptım. Asıl olay yarın. Alsancak'ta rakı balık yapcaz, dağıtcaz. Sizi de bekleriz :)

Hadi beni yeni yaşımla yalnız bırakın şimdi, yaşlandığıma üzüleyim :P

edit: pardon arkadaşlar, ilk cümlede touchpadin azizliğine uğramışım. Bi arkadaş farkedip, uyardı. O şekilde okuyanlar kusura bakmasın..

8 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

İzmir buluşması isterük!!

Çarşamba, Ocak 20, 2010 Unknown 5 Comments


Heyyy, izmirli bloggercılar nerdesiniz?? Neyimiz eksik ayol bizim istanbullu ankaralı bloggercılardan, sorarım size?!?!?!? Hadi bi toplaşalım yahu, olmuyo böyle. Biz ayşegülle küçük bi sohbet yaptık bu konuyla ilgili. Önümüzdeki değil ondan sonraki haftasonu ayarlasak, olmaz mı???

E hadi "ben de varım" diyen kimler görelim.

Heyyy, elly bak sana da sesleniyorum özellikle, buluşak gayrı. Kaçırmayak bu fırsatı. (çok da güzel kafiye yaparım :D)

fışfış, sen de izmirdesin biliyorum, kaçmaz benden :D Hadi nazlanma da gel sen de :)

5 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Radyoaktivist olun!!!

Çarşamba, Ocak 20, 2010 Unknown 0 Comments








Greenpeace'in sanal destekçisi olduğumdan, buradaki formu doldurmanızı önereceğim ey okuyucu. Nükleerle yaşamak istemiyorsak, desteklerimizi esirgemeyelim.

Hadi durma orda, sen de destek ver. Biliyorum sen de dünyamızı seviyordun ve onu korumak için bir şeyler yapmak istiyorsun ;)

0 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

2010'un ilk konseri - Şebo Konser 1

Pazar, Ocak 17, 2010 Unknown 5 Comments


Benim adııımmmm ormaaaannnnnn
Örtü yaptım yapraklardaaaaannnnnn
Serdim herkesin üstüneeeeee, üstüneeeeeee
Biz hepimiz uyuduk, bittik yalnızlıkta a a an...

Diyorum daha da bir şey demiyorum, deeerrrmişim :P

Çok yorum yapamıcam valla, süperdi, mükemmeldi, harikaydı her zamanki gibi. Ben bi gün bu kadını yerim bitiririm ama, o gün ne zaman gelir bilmiyorum :) Ya bi insan bu kadar mı şeker olur ya. Hatun şarkılarını söylerken bildiğin devleşiyor sahnede, kendinden geçiyor. Sonra muhabbet ederken sanki o çığlıklar atan kadın gidiyor, yerine böyle sakin, uslu bi kız çocuğu geliyor :)

2.5 saat hiç ara vermeden şarkılarını söyledi. Yeni albümdeki tüm şarkılar ezberlenmiş deli gibi, şaştım kaldım ki sanırım o da aynı şaşkınlığı yaşadı. Yüzünden belli oldu zaman zaman :) Eskilere döndü, çok eskilere döndü. Yağmurları bize söyletti, sonunda bu şarkının artık onun değil bizim olduğu söyledi ki salonun performansı şaşılacak kadar uyumlu ve güzeldi.

Buketle yaptıkları davul şov çok iyiydi, görülmeye değerdi. Sondan bi önce "Eski"yi söyledi. O sırada slayt şovda gelmiş geçmiş önemli sanatçıların fotoları aktı. Nazım Hikmet, Kemal Sunal, Mühir Özkul, Yıldız Kenter, Barış Manço şu anda hatırladığımen çok alkışı alan isimlerdi.

Tek sorun olan şey yine arkalardan izlemek oldu konseri. Bi kere de şöyle en önlerde olalım ya, iyice sindirelimiçimize şu konserleri. Ama yok, henüz başaramadık bunu. Başarmak da zor gibi, malum gençlerin kanı bizden daha fazla kaynıyo :)

Nitekim iyi ki gitmişiz diyorum.

5 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

formspring.me

Perşembe, Ocak 14, 2010 Unknown 0 Comments


Evet ben de soruyorum, soruları cevaplıyorum. E hadi ne merak ediyoyasanız sorun. Bakın o kadar da widget koydum yan tarafa :) Daha ne yapayım, hep sizi düşünüyorum :)

0 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

+1 yıl daha spor :)

Çarşamba, Ocak 13, 2010 Unknown 4 Comments


Evet yanlış duymadınız, 1 senelik üyeliğimin sonuna geldim artık. Yani 2 hafta bi şey kaldı. Ama ben vazgeçer miyim sağlıklı yaşam olayımdan, haaayıııırrrr :) ! sene daha uzattım üyeliğimi. Ohhh misler gibi gidicem pilatesime, bosuma, yüzmeme, diye gider bu :)

Zor gelmiyo mu diye düşünebilirsiniz ama hiç de öyle olmuyor. Yani artık gitmeyince kötü hissediyorum kendimi. Hem ruhen hem de bedenen. Tüm gün bilgisayar başındayım. Bazen öyle kaptırıyorum ki, kalkıp 2 dakika yürüyeyim açılayım kendime geleyim durumunu unutuyorum. Ha bir de iş-güç malum stresli durumlar. Ama oraya gidince unutuyorum hepsini. Çok iyi geliyor.

Ha zaten bir de somut olarak faydasını da gördüğümden, daha mutlu oluyorum :) Benden söylemesi, hayatınızda bi şekilde sporu mutlaka bulundurun. Nası yaparsanız artık. Bi salona mı yazılırsınız, evde mi yaparsınız ya da yürür müsünüz dans mı edersiniz bilemem ama böyle bi hareketlilik olması şart. Çoğumuz saatlerce bilgisayar başındayız. Bedenimizin de harekete ihtiyacı var ;)

İzmir'de olup ilgilenenlere Hilton'un spor merkezini öneriyorum ;)

4 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Konsere gidiyozzzzz, holeeeyy

Cumartesi, Ocak 09, 2010 Unknown 4 Comments

Bu kadar mutlu olduğuma göre kimin konseri olduğunu tahmin etmeniz zor olmamıştır :D evet Şeboooommm :)

17 ocak pazar akşamı yeni albümünün ikinci konserini İzmir'de verecek kendisi. İlkini bugün İstanbul'da veriyo, 6000 adet bilet satılmış, maşşallahhh diyorum.

Fuar Atlas Pavyon'da olacak konser, 18.30 gibi garip bi saatte. Pazar olduğu için mi böyle diye düşünmeden edemedim. Bi de şöyle bi durum var tabi, o gün şüko'da günümüz var. Erken çıkmak zorunda kalcam. Tekrar burdan şükoma sesleniyorum. Kuzum, yavrum affit biniiiiii :*

Ha bu arada albümünü ezberledim neredeyse :D Hergün dinliyorum, hergün dinliyorum doyamıyorum :)

Gelecek olanlar varsa haber etsin, belki görüşürüz oralarda :)

4 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Soul Kitchen

Cumartesi, Ocak 09, 2010 Unknown 2 Comments


Denizli'deyken genç yoğunluğumuz fazla olduğu için yapacak aktivite aradık ve sinemanın çok iyi bi fikir olduğuna karar verdik. E tabi en azından ingilizce bi film olması gerekiyodu. Colin'in türkçesi henüz türk filmlerini anlayacak kadar iyi değil. Şansından da vizyonda hep türk filmleri var :) İngilizce olan bi avatar var, ona da bizle gittik. Neyse dediler Soul Kitchen diye bi film var, türkçe altyazılı biz olur dedik. Ama benim film hakkında en ufak bi fikrim yok. Sonra kapının önüne gittik bi baktık Fatih Akın'ın filmi. İçimden dedim kesin Almanca'dır film şimdi diye. Nitekim ilk kelimede -Scheiße!- anladık filmin dilini :D Neyse Colin'in Almancası da zaten oldukça iyiymiş, anlayabildi filmi.


Filme geleyim bari biraz da. Restoranı olan bi adamın orayı ayakta tutma hikayesi denebilir kabaca. Tabi etrafında dönen olaylar oldukça hareketli. Hem eğlenceli hem bazı zamanlarda düşündürücü bi filmdi. Ben zaten severim Fatih Akın filmlerini. Yine şaşırtmadı beni, iyi iş çıkartmış. Önceki filmlerini izleyip beğendiyseniz, bunu da izleyin beğenirsiniz. Ha bu arada baş roldeki elemanlardan biri Fatih Akın'ın fix oyuncusu olan Moritz Bleibtreu oynuyo.

Filmin müziklerine değinmeden geçemem tabi ki. Mükemmeldi, süperdi. Hemen edinmem lazım soundtracki.

Ha bi de filmin ismini "Aşka Ruhunu Kat" olarak çevirmişler. Yine ne kadar salakça bi çeviri allahım bu. Bence artık vazgeçsin kim uğraşıyosa bu film isimlerini çevirme işiyle. Olmuyo işte arkadaşım, olmuyo. Kasma artık. Ne kendini yor, ne de bizim beyinlerimizi meşgul et acaba ne düşünerek çevirdi bu ismi diye. Bak sinirlendim yine :D

Son olarak bi de Solino diye filmi var bu yönetmen arkadaşımızın benim favorilerimden olan. Onu da bulun bi yerlerden izleyin ;)

2 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Yılınbaşı

Cuma, Ocak 08, 2010 Unknown 2 Comments


Yılbaşını Denizli'de geçirdik, daha önce de yazmıştım. 3.5 günlük tatili son damlasına kadar kullandık, gayet de güzeldi.

Yılbaşı akşamı çok çok hareketli geçti. Önce evde toplaştı herkes(tüm sülale desem abartmış olmam). Aybo'ların aileden tanışmadığım kimse kalmadı sanırım bu sefer :) Ananeler, kuzenler, enişteler gibi gibi :D Tabi ben bu kadar kalabalık olacağını bilmiyodum, daha küçük bi grup hayal etmiştim. O yüzden eve girdiğimde küçük çaplı bi şok ve panik yaşadım. Ama hiç de düşündüğüm gibi olmadı. herkes çok samimiydi. Saatler ilerledikçe espriler, şakalar havada uçuştu. Hele Colin'in de gelmesiyle daha da rahatladım. Çünkü dikkatler benim üzerimden onunkine çevrilmişti, çok mutluydum :D


Yemekler yendi, içkiler içildi, hediyeler alınıp verildi ve gecenin sonunda arkadaşlarla bi barda buluşulup eğlenildi, yine içildi, sonra biraz kusuldu derken yılbaşı gecesini böylece atlattım.

Hediyelerimden bahsetmeden olmaz şimdi.

Aybo'cumdan Şebomun yeni albümünü hediye olarak aldım, çok mutlu oldum, çok sevindirik oldum, kocaman kocaman öptüm. Bi de cdlerimi koyabileyim diye spiral şeklinde ilginç bi cdlik hediye etti. çok makbule geçti :)

Aysun teyzem ve Ahmet amcamdan sporcu kişiliğime yönelik bi eşofman takımı geldi. Çok şeker bişi, onu da çok sevdim.

Aynur teyzem çok şık bi gömlek almış, lacivert renkli. O da süper.
Tabi uzun zamandır görüşmediğimiz için benim ne kadar kilo verdiğimi bilmiyolar. Görünce hepsi pek şaşırdı zati. O yüzden değişinler yapmak durumunda kaldım. Hemen araya sıkıştırayım bari, "çok kilo vermişsin, çok iyi olmuş" laflarını duymayı çok seviyorum. Kendime güvenim artıyo :D

Begüm ve Colin'den "I'm with stupid" yazılı bu t-shirt :D Çok eğlenmişiz, niyeyse :D
Begüm ve Ceylan'dan çok şeker bi şapka, yine Begüm'den Aybo ile bana aynısından olan bi sabahlık :) Yine Begüm'den şu yukardaki resimde görülen tüylü taç. Özgül ananeden şu birbirlerine sarılmış tuzluk-biberlikler var ya, ondan. İşte bu kadar :P Bunlar da gecenin geri kalanından bi kaç kare işte.
Böyle cışuk bi şekilde girdim yılbaşına, umarım tüm yıl böyle coşuk geçmez. Bünyem kaldırmaz valla :D Ama çok eğlendim cidden. Ha bi de 3.5 gün boyunca sürekli yedik, verdiğim kiloarı alıp geldim sanırsam :P

2 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Avataaaarrrrr

Cuma, Ocak 08, 2010 Unknown 2 Comments


Artık heralde izlemeyen kalmamıştır(tabi sinemalarda yer bulabilenler) bu süper ötesi filmi. Biz de geçen hafta içi uzun uğraşlar sonunda biletlerimizi alabilip gidebildik. Ancak 21.15 seansına yetişebildiğimiz için sinemadan çıkışımızda biraz(!) geç oldu, ama güç de oldu :) Çünkü filmin bitmesini hiç istemedik, böyle saatlerce sürsün istedik. Ama bitti işte, bittiiii :P

Yüzüklerin Efendisi'nden beri bu kadar güzel fantastik film izlememiştim cidden. Adamlar ne güzel bi senaryo yazmış, ne güzel bi dünya yaratmışlar öyle. Hayranlıkla izlememek mümkün olmuyor. İçinde her türlü sosyal mesajın yanında, aşk, macera, hırs, güven, bağlılık ve daha aklıma gelmeyen bi çok tema var. Hani bi fantastik filmden bu kadar çok şey beklemez insan. O yüzden bu kadar güzel zaten bence.

Gidip göremeyenlere sesleniyorum. Hemen bu haftasonu için bilet bulabilirseniz alıp gidiyosunuz, kaçırmıyosunuz ;)

not: İzmir'de gitmek isteyenler kesinlikle Balçova Kipa'ya gitsinler ve o süper 5 numaralı salonda izlesinler ;)

2 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

Bu öğlen seninim canım bilogum :)

Cuma, Ocak 08, 2010 Unknown 2 Comments

Yazmam gereken o kadar çok şey birikti, hangisinden başlasam bilmiyorum. En iyisi buraya bi iliste yapayım önce, yazdıkça da üstünü çizeyim. Süper fikirmiş, beğendim :P

Avatar - checked
Yılbaşı - checked
Soul Kitchen - checked
Şebom - checked
Spor - checked
Böğğğrek


Hadi madem başlayım postlarıma..

2 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)

The End...

Cuma, Ocak 01, 2010 Unknown 3 Comments

Geldik bir senenin daha sonuna. 2009'a bakıyorum da, o kadar çok şey yaşamışım ki. İş değişikliği, ev değişikliği, kaza ve daha bi çok şey... Çok da kolay geçmemiş be benim için 2009 yılı, evet!

Ama 2010 daha mutlu, daha umutlu olur umarım benim için ve tabi herkes için. 2009 ile beraber geri bıraktığım bi çok şey yanında, benimle birlikte götüreceğim şeyler de var. Ama onlar da bana kalsın ;)

Burada planlardan bahsetmişim 2009 için. Bakalım neler yapmışım, neler yapmamışım.

Kilo olayında sona yaklaşmış durumdayım. 8 kilo vermiş durumdayım. Geriye kaldı 2 kilo, o da sorun değil verilir :) Spora devam, bırakmayı düşünmüyorum. En azından pilates kesin devam.

Yeni ofiste yeni başlangıç istemişim. Yeni ofisi geçtim yeni işe bile geçtim. Ekstrem bi durum olmuş, kabul ediyorum.

İspanya hayalimi gerçekleştiremedim, ama 2010 da kesin gidicem, kimse beni tutamaz :)

2010 için ise bu şekilde bi wishlistim yok. Bazen de akışına bırakmak lazım olayları. Ne getirip ne götürecekse baksın ayarlasın işte hayat. Her şeyi benden beklemesin :)

Yeni yılın ilk gününde, herkese iyi seneler diliyorum. Her şey istediğiniz gibi olsun...

3 yorum var:

Sen de bir şeyler söyle ama, yalnız bırakma beni :)